Daha önce de ilk kez bu köşeden sinyallerini vermiştik. Türkiye ve KKTC, Kıbrıs Adası ve Akdeniz’in kaderini kökten değiştirecek bir dizi adıma hazırlanıyor diye. Fikri takip giderek daha zaruri hal aldı. Çünkü; artık iş sinyalden çıkıp resmen vücut bulmaya başlıyor.

2.KRİTİK EVRE

Önce başta en yetkili ağızlardan sinyaller ve irili ufaklı ön ziyaretler geldi. Ardından da süreç, geçenlerde tam 45 yıldır kapalı olan Maraş’ın, Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu’nun beraberinde Türkiye ve KKTC’den üst düzeyde sivil-askeri yetkililerle ziyaret edilmesi ile 2. kritik evreye ulaştı.

Hep söylerim, KKTC stratejik öneminden öte Türkiye’nin göz bebeğidir, canıdır kanıdır. 1974’te Ada’da Türk halkının karşılaştığı katliama dur demek için yapılan Barış Harekatı sonrası tüm dünyadan gelen hukuksuz, haksız uygulamalara rağmen bu millet ayakta durmuştu.

Ama bugüne dek referandumlarda çözümden isteyen Türk halkının bu tavrına karşı Avrupa Birliği (AB) verdiği sözlerin onda birini bile tutmadı. Aksine, Rumları AB üyesi yapmakla kalmayıp daha da ileri gitti, Türkiye ve KKTC’nin tüm olumlu çabalarını baltaladı.

Sürecin adını yine tekrar edip açıkça koyalım; Türkiye ve KKTC artık, Kıbrıs’ta, ‘madem öyle bizde de artık böyle’ moduna geçti. Ada’daki en hassas konuların başında olan ve 45 yıldır kapalı olan Maraş’ın açılması kararı alındı.

DÜĞMEYE BASILDI

Ancak asıl hassas 3. üst evreye, geçen gün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile geçildi. Oktay, Maraş’taki aktif süreç için devlet tepe mekanizmasının düğmesine bastı ve bakın neler söyledi:

“Kapalı Maraş, tarihi belgeler ışığında hakkaniyetli bir şekilde malların iadesi sağlanarak kullanıma açılacaktır.”

AKDENİZ HAREKATI

Bu sürecin aslında Doğu Akdeniz’de enerji kaynakları aramasında bölgeyi provoke eden Rumlara da net bir yanıt olacağı imasında bulunan Oktay şöyle devam etti:

“Ada’nın kıta sahanlığındaki doğal kaynakların tek sahibi olduğunu zanneden Kıbrıs Rum tarafının girişimlerine göz yummayacağımızı burada bir kez daha vurgulamak istiyorum. Akdeniz Harekatı kapsamında çelikten irademizle Doğu Akdeniz’deyiz.”

NE OLACAK?

Şimdi ne olacak söyleyelim; Ankara’da Maraş’ın açılması için KKTC ile ortak envanter tespit komisyonu kuruldu. Buranın hukuki statüleri inceleniyor. İngiliz sömürge döneminin mal mülk sahipliği ile ilgili hatalı konumlandırmalar da referans alınmayacak.

Ve çok geçmeden Maraş açılacak!

ÇİN SÜRPRİZİ

Unutmadan Kıbrıs meselesinde uluslararası alanda da beklenmedik sürprizler gelebilir. Hem de bir dev ülkeden, Çin’den. Sürekli Rumların tarafını tutan dünyada dengeler de değişirse şaşırmayın.

Çin Dışişleri Bakanlık Sözcüsü Gıng Şuang’ın Pekin’de önceki gün yaptığı açıklama çok önemliydi:

“Kıbrıs’ta herhangi bir çözüm planının iki toplumun çıkarlarına uygun olması gerektiğine inanıyoruz. Çin, ilgili tarafları soğukkanlılığı sürdürmeye ve müzakerelerin yeniden başlamasını sağlayacak şartların oluşması için Kıbrıs meselesinin adil ve barışçıl çözülmesini etkileyebilecek tek taraflı eylemlerden kaçınmaya çağırıyor. BM üyesi olarak Çin bu konuda yapıcı rol oynamaya hazırdır.’

İlk kez bu tonda mesaj verilmesi bile önemli. Detaylar önemli şeylerin habercisi olabilir.

KKTC’nin bir gün hakkettiği konuma gelmesi en büyük dileğimiz.

Sağlıcakla kalın.

Bir yanıt yazın