Sık sık gündeme gelen konulardan bir tanesi de Türkiye’nin yurtdışındaki askeri varlığının ne olduğu sorusudur.

Bununla ilgili çok farklı çelişkili bilgiler ve iddialar ortaya atılır. O açıdan bu hafta siz değerli okuyucularımız için güvenilir kaynaklar üzerinden Türkiye’nin bu merak edilen yurtdışı askeri varlığının nerelerde ve ne şekilde olduğunu araştırdım.

Bu noktada hep aslında gündeme sadece Suriye, Libya, Irak geliyor. Ancak genel tablo bundan çok daha derin ve etkileyici. Türkiye son yıllarda ulusal güvenlik stratejisini iki farklı eksen de inceliyor. Diğer bir deyişle, iki ana konsept üzerinden yürütüyor. İç ve dış güvenlik kuşakları. Ancak bütün bunlar olurken bu genel politikayı görmeden çok acımasızca bir soru soruluyor ‘Türkiye’nin Suriye’de Libya’da Irak’ta ne işi var.’

Biliyor musunuz ; tahminimizden çok öte işi var. Oralardaki varlığıyla topraklarındaki iç güvenliği sağlıyor. Doğu Akdeniz ve Ege’deki kara sularında kendisine yönelik açgözlü tutumları engelliyor. Belki bir yapılan görünenle doğrudan bağlantılı olmasa da aslında perde arkasında stratejik bir kilidi ve düğümü bağlıyor ve ortaya çıkarıyor.

Şimdi bu soruyu bir başka tamamlayıcı ile birlikte sormak gerekir; ‘Peki ben kendi topraklarımda, vatanımda bu kadar rahat güvende ve terör saldırılarından olabildiğince uzak şekilde nasıl oturuyorum, yurtdışında bir konuda bastırıldığında neden karşı ülkeler genelde geri adım atmak zorunda kalıyor ve Türkiye tarafından nasıl bir ölçüde taviz vermek zorunda bırakılıyor?’

ASIL MESELE

İşte bunların hepsini aynı potada erittiğiniz zaman Türkiye’nin askeri varlığı ile yurtdışında bulunduğu yerlerin her birinin anlamını ayrı ayrı çözersiniz.

Türkiye’nin yurtdışındaki ağırlıklı askeri varlığı aslında ülkesel görüntüsü ve diğer noktalara etkisi olarak değerlendirilmelidir.

Şimdi size birbirinden ilginç rakamlar aktaralım.

Ve yurtdışında Türkiye’nin askeri gücünün bulunduğu ülkelerdeki tablonun ne olduğunu hep birlikte inceleyelim.

İnanın bilmeyenler ve yakından takip etmeyenler için tablo oldukça geniş bir alanda etkileyici bir konuma sahip.

ARTIK HER ŞEY DEĞİŞİYOR

Buna global cephedeki milli görünüş de diyebiliriz. Malum dünyada bir başka ülkede askeri üsler kurmak hep büyük ülkelerin marifeti diye düşünülür.

Başta Amerika olmak üzere batılı ülkelerin Rusya’nın askeri üsleri hep konuşulur. Bu üsler eleştirilse de daima bu askeri varlıklar o ülkelerin yurtdışındaki anında müdahale edebilme kabiliyetleri açısından hep yüksek etki katsayısı avantajı değerlendirilir.

Dünyada bir süreden beri ulusal güvenlik stratejisi artık sınırların dışına taşınmış, ülke topraklarının güvenliği yurtdışındaki tutulan kritik noktalarla da belli ölçüde koruma altına alınır hale gelmiştir.

Terör yuvalarının dışarıda kurutulması ulusal güvenliğe zarar getirebilecek hareketliliklerin sınır dışında etkisiz hale getirilmesi ve müttefik ülkelerle ya da dost memleketlerle geliştirilen özel ilişkiler sayesinde ki askeri varlıklarla etkinliğin global olarak temini bu stratejinin uzantısıdır.

Evet şimdi Türkiye’nin sınır dışındaki askeri gücünün ne olduğuna detaylarıyla bakalım.

Ulusal güvenlik gerekçesiyle belki bazı ülkelerdeki asker sayımızı net olarak belirtmek mümkün olmayabilir ama genel çerçeve anlamında ülke ülke birlik detayları şöyle;

NERELERDEYİZ?

1-Türkiye Bosna-Hersek’te beş ayrı noktada beş yüze yakın asker bulunduruyor.

2- Madem Balkanlardan başladık nato anlaşmaları çerçevesinde Kosova’da da 500 civarı Türk askeri var.

3- Türkiye’nin Arnavutluk’taki deniz üssü kapsamında 50 civarında askeri bulunuyor.

4-Lübnan’da BM’ye destek kapsamında 100 dolayında mevcudiyet var.

5- Daha önce Türkiye’ye tahsil edilen Sudan’ın Sevakin Ada’sında da 40-50 civarında az sayıda askeri gücü var.

6- Somali’de 300 civarı asker mevcut.

7- Katar’da da beş yüze yakın askerimiz var.

8- Afganistan’da NATO Barış Gücü kapsamında anahtar hüç olarak da 3000’e yakın asker bulunuyor.

9- Nahçıvan-Azerbaycan Kafkasya ekseninde de 100’e yakın askerimiz geçici görevli eğitim amaçlı olarak bulunuyor.

10- Ama şüphesiz en büyük üç kale başta Suriye ve Irak olmak üzere Libya’yı da dahil eden eksen de kurulmuş durumda. Suriye’de 3 harekat bölgesi ile İdlib’te binlerce askerimiz var.

11-Libya’da da buradaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne eğitim veren 500 üzerinde personel var. Ayrıca İHA-SİHA’lar ile savunma amaçlı sistemler kurulu.

12- Irak’ta en az 20 üs bölgesinde binlerce asker konuşlu konumda. Kandil’in çıkışları bile tutulu durumda.

13- Ve tabii ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Türkiye garantör ülke olarak 40.000 asker bulunduruyor. Buda en doğal hakkı. Bunu neden söylüyoruz çünkü son zamanlarda Türkiye’nin Kıbrıs’ta ne işi var diye bir saçma sapan söylem ortaya çıktı. Fransa’nın deniz üssü almaya çalıştığı, Rusya ve Amerika’nın yerleşmeye gayret ettiği ve İngilizlerin iki üssünün bulunduğu ve Rumların her tür silahlanma ihlaline girdiği Kıbrıs’ta Türkiye’nin ne işi var diye sormak kusura bakmayın ama ahlaksızlıktan başka bir şey değildir. Bu en azından orada bu ülkenin verdiği şehitlere evlatların ruhuna büyük saygısızlıktır, gazilere büyük terbiyesizliktir.

DAVA MEMLEKET

Bunun AK PARTİ-CHP meselesi yok milli dava meselesi var. O nedenle lütfen bu tuzaklara düşmeyelim. Bu nedenle askeri varlığımızla bulunduğumuz ülkelerde neden diğer ülkeler var diye sormak ve aynı soruyu sonra Türkiye için sorarsak belki bir mantıklı yanıta ulaşabiliriz.

Ancak Türkiye’ye sırf vurmak olsun diye bizim oralarda ne işimiz var Kıbrıs’ta ne işimiz var demek Türkiye’ye bu güzel ülkeye haksızlıktır.

Oynanan büyük oyunu görmeden büyük çerçeveye oturtmadan aceleyle nefretle her şeye saldırmayalım.

Türkiye hep iyi olsun…

Sizler de…

YAZININ ORİJİNAL METNİNE ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ…

Bir yanıt yazın